31 Temmuz 2010 Cumartesi
































Grown Ups (13 Ağustos 2010 )




“GROWN UPS”

Yapım Bilgileri

Adam Sandler, Kevin James, Chris Rock, David Spade ve Rob Schneider’ın başrollerde olduğu Büyükler/Grown Ups, küçükken iyi arkadaş olan ve Dört Temmuz hafta sonu için aileleriyle birlikte otuz yıldan beri ilk kez bir araya gelen beş erkek hakkında dur durak bilmeyen bir komedi. Kaldıkları yerden arkadaşlıklarına devam eden bu beş kişi, ilerleyen yaşın büyümek anlamına gelmediğini keşfederler.

Columbia Pictures, Relativity Media işbirliğiyle bir Happy Madison yapımı olan Dennis Dugan filmi Büyükler/Grown Ups‘i sunar. Filmin başrollerinde Adam Sandler, Kevin James, Chris Rock, David Spade, Rob Schneider, Salma Hayek, Maria Bello ve Maya Rudolph var. Yönetmen Dennis Dugan. Yapımcılar Adam Sandler ve Jack Giarraputo. Senaryo yazarları Adam Sandler & Fred Wolf. Yürütücü Yapımcılar Barry Bernardi, Tim Herlihy, Allen Covert ve Steve Koren. Görüntü Yönetmeni Theo Van de Sande, ASC. Prodüksiyon Tasarımcısı Perry Andelin Blake. Editör Tom Costain. Kıyafet Tasarımcısı Ellen Lutter. Müzikler Rupert Gregson-Williams. Müzik Süpervizörleri Michael Dilbeck, Brooks Arthur ve Kevin Grady.




26 Temmuz 2010 Pazartesi

Matrak Adamlar/ Funny People








































Yazan;Oktay Ege Kozak




Matrak Adamlar/ Funny People



�İyi akşamlar, adım Bill Hicks. On iki yıldır komedi yapıyorum. Suratıma yapıştırdığım sahte gülümseme ile bu saçmalığı bir kez daha sizlere anlatırken benimle kalın. Yolculuk yapmaktan yoruldum, komedi yapmaktan yoruldum, kendinizin düşünemeyeceği esprilerle boş hayatlarınızı doldurmak için bana bakan suratlarınıza geri bakmaktan yoruldum.�

[b]- Ko
medyen Bill Hicks�in gösterisinden alıntı.





















Judd Apatow�un Matrak Adamlar�ı belki de karakterlerinin çoğu komedyen olduğu için komedi kategorisine girebilir. Eğer aynı hikaye inşaat işçileri hakkında işlenseydi sonuç ürünün aynı oranda komik olacağından şüpheliyim. Çünkü Matrak Adamlar, her ne kadar günümüz komedi sinemasının en büyük isimlerini bir araya getirse de, hikayesini tipik yapay komedi formüllerinden uzak tutarak işin sonunda gayet içten ve etkileyici bir karakter draması ortaya koyuyor. Dramedi adı verilen fabrikasyon mutant film türünün tanımına rahatça uyan yegane yapımlardan biri Matrak Adamlar.

Süperstar komedyen George Simmons (Adam Sandler), kanserden ölmek üzere olduğunu öğrenir. Yaşamak için sadece bir kaç ayı kalan George, acemi komedyen Ira Wright�ı (Seth Rogen) kanadı altına alır.

Matrak Adamlar, komedi dünyasını artısıyla eksisiyle dürüstçe aktaran bir film. Komedyenleri seyirciye aktardıkları mutlu ve umarsız karakterin dışında kendine güvensizlikten yakınan, bu güvensizliği komedi ile örtmeye çalışan, ciddi psikolojik sorunlara sahip insanlar olarak görüyoruz. Fakat aynı zamanda
benzer özneleri inceleyen filmlerin çoğu zaman düştüğü �ağlayan palyaço� motifine takılıp kalmıyor film. George Simmons�un kişisel problemlerini yakınlamasına izlesek de komedi dünyasının ne kadar eğlenceli olabileceğini de görüyoruz.


Punch Drunk Love ve Reign Over Me gibi filmlerle iş dramaya gelince hatta belki komediden bile daha yetenekli olduğunu kanıtlayan Adam Sandler, George Simmons karakteri ile bir bakıma kendini canlandırıyor. George Simmons�un kariyeri boyunca çektiği film içinde filmler, Sandler�ın sık sık oynadığı abartı komedi karakterler ile dalga geçiyor. Özellikle Simmons�un bebek vücudunda yetişkin bir adamı canlandırdığı Re-Do filminden sahneler Matrak Adamlar�ın en komik anlarını oluşturuyor.

Adam Sandler ile oda arkadaşı olduğu günlerden beri kariyeri komedyenler arasında geçmiş yönetmen Judd Apatow (Son yılların en komik filmi 40 Yıllık Bekar�ın yönetmeni), bir komedyenin beyninin nasıl çalıştığını,
ne zaman herhangi bir iç çatışma dayanılamaz hale gelse kendini ti�ye alan komedinin bu kendine güvensizlikten çıkacağını biliyor. Aslına bakılırsa kendine güvensizliğin espri ile örtülmesi çoğu komedyenin eti ekmeği. George Simmons�un bir zamanlar kaybettiği gerçek aşkı Laura�ya (Judd Apatow�un gerçek hayatta eşi Leslie Mann) verdiği pişmanlık dolu monoloğu, filmin en içten ve duygusal sahnelerinden biri. Fakat bu duygusal andan sonra bile Simmons, gerçek acılarını örtbas edebilmek için belden aşağı esprilerle bitiriyor konuşmasını.




Matrak Adamlar�ın tek bir büyük problemi varsa, o da gereğinden fazla uzun olması. Neredeyse iki buçuk saatlik süresi ve bin bir çeşit alt-konuyu uzun uzadıya incelemesi yüzünden bir süre sonra film, etkileyiciliğini kaybediyor. Yılların başarısı sayesinde filmini stüdyo baskısı olmadan özgürce montajlayan Apatow, keşke biraz daha kendini kontrol altına alıp her ne kadar komik olsa bile hikayenin akışına gereksiz olan bir kaç sahneyi çıkarabilseymiş. Genelde bir filmin DVD�de sinema versiyonundan daha uzun bir �Yönetmenin Versiyonu�nu bekleriz. Matrak Adamlar, aksine daha kısa bir yönetmen versiyonu beklediğimiz nadir filmlerden.

Bu küçük eleştiriye rağmen Matrak Adamlar, Judd Apatow�un komedi ve drama arasındaki ince ipliği ustaca döşediği, esprileriyle olduğu kadar duygusal sahneleriyle de göz yaşartan üst kalite bir dramedi.



Reign Over Me/Hayatı Yakala


Reign Over Me/Hayatı Yakala
Reign Over Me/Hayatı Yakala



Yazan;alploganer



Her insanın başına kötü şeyler gelir. Ama bazıları katlanılmaz derecede olabilir. Bu durumda bir çok kişinin yaptığı yol şudur: Kötü olanları unutmak� Bazı insanlar başlarından geçen kötü anıları unutmak, onları hafızalarından silmek ister. Çünkü kurtuluşunun ancak bu şekilde mümkün olabileceğine inanmışlardır. Bu safhada umutsuzluk işin içine karışır. Bir insanın umutları olmazsa o insan artık yaşamıyor demektir. İşte umutları kaybettikten sonra ruh ölümü gerçekleşen insan kötü anılarını artık hatırlamaz. Onlar tamamen silinir. Kişi yeni bir hayata başladığını sansa da aldanır. Çünkü artık umutsuz birisidir. O insan için artık yeni hedefler yoktur. Sadece yaşar. Ne yaptığını bilmeden, geçmişi düşünmeden, gelecekte ne olacağını hayal etmeden�


Charlie Fineman (Adam Sandler) işte böyle birisidir. Anne ve babasını küçük yaşta kaybetmiştir. Eşini ve üç küçük kızını ise yakın zamandaki bir uçak kazasında yitirmiştir. Bütün bu olanlar ondaki dayanma gücünü sıfıra indirmiştir. Artık hayatta tutunabilecek tek bir dalı bile kalmayan Charlie bütün olanları unutmayı tercih etmiştir.(Her ne kadar bu tercih doğrudan onun elinde olmasa da) Tek yaptığı kulaklığını takıp, müzik dinleyerek dış dünyadan kopmak, orada olanlara kulaklarını tıkamak olmuştur. Ve öyle ki günün birinde karşına çıkan eski oda arkadaşı Alan Johnson�ı (Don Cheadle) bile tanımamıştır. Fakat bu karşılaşma belki de onun için hayatı yakalamanın yeni bir fırsatıdır. Tekrar hayata dönme fırsatı yakalayan Charlie bu fırsatın üstüne gitmeye başlar. Yeniden arkadaş olan bu iki insan giderek birbirlerini daha iyi tanımaya başlar ve yaşam zorluklarını görürler. Johnson her ne kadar Charlie için bir çıkış yolu olsa bile, aslında o da bir yerden hayatı yakalamaya çalışan biridir.




Yakın zamanda babasını kaybetmiş, karısıyla arasında anlam veremediği zıtlıklar oluşmuştur.

Aslında bu arkadaşlık her ikisi içinde bir kurtuluş yolu olmuştur. Tabi bir de hayata başka bir yerden tutunmaya çalışan Donna (Saffron Burrows) vardır. O da doktor Johnson�a her fırsatta muayeneye gelen ve her gelişinde ona asılan umutsuz bir kadındır. Kocası tarafından aldatıldıktan sonra yaşama tutunma dengesini kaybeden Donna da kurtuluşu Johnson�da arar. Bu üç insanın kesişme noktası psikiyatr Angela (Liv Tyler) olur. Belki hepsi de dertlerine deva olacak kişi olarak Angela�yı görmüştür. Her biri yapabilecekleri en iyi şey olan hayatı yakalamanın yollarını aramaktadırlar.

Uzun kıvırcık saçlarıyla pek alışılmadık bir oyunculukla karşımıza çıkan Adam Sandler, sadece komedi oyuncusu olmadığını gösteriyor bu filmde. Mütevazi oyunculuğuyla gönülleri fetheden Don Cheadle doktor Johnson rolünde. Onlara, her sahnede o müthiş yüz ifadesiyle kendisinin masum olduğuna inandıran Saffron Burrows, genç ama ne yaptığını bilen psikiyatr Liv Tyler ve kocasını arayan eş Jada Pinkett Smith eşlik ediyor.

Hayatı yakalamanın yollarını arıyorsanız ya da arayan insanların dramlarına tanık olmak istiyorsanız bu film tam sizin için. İyi seyirler